translate this:)

7 Şubat 2013 Perşembe

Minicik Bir Sebep Kocaman Mutluluk:)

Merhaba blogsever dost:)
Bakmayın gülücükler saçtığıma bir kaç gündür canım hayli sıkkın aslında.Şanslısınız ki mutsuzluğunu size bulaştırmaktan uzak duran bir arkadaşınız var:p

Şaka bir yana, ben kötü ya da olumsuz şeylerin pek konuşulmasından, paylaşılmasından yana değilim..Yani en azından taşıyabileceğiniz kadarsa içinizde kalsın..Belki bazıları paylaştıkça rahatladığını düşünür..Bence paylaştıkça olumsuzluk kaybolmuyor aksine artıyor, her anlatışta hatırlıyorsunuz, tekrar tekrar konuştuğunuzda yeniden alevleniyor duygularınız, unutmanız gerekirken hafızanıza kazınıyor..
Unutmak bir nimet olmasaydı Tanrı bunu bize bağışlamazdı..Mükemmel yapımızın bir gereği diye düşünüyorum ben.

Ayrıca esnemek gibi bulaşıcı bir his olduğunu düşünüyorum mutsuzluğun, yaşadığınız olumsuz duyguyu dışarı vurdukça başkaları da bundan etkileniyor ister istemez, enerjisi düşüyor, öyle değil mi?..
Katılmayan olabilir ne de olsa bu bir rahatsızın günlüğü:P

Ha bu arada entellektüel bir görüşle de konuyu bağlayacak olursak "evrene ne verirsen fazlasıyla alıyorsun" ya, o sebepten can sıkıntımızı, hüznümüzü içimizdeki kara deliğe hapsederken ; en ufacık bir mutluluğumuzu bir küçücükk tebessümümüzü paylaşmaktan vazgeçmeyelim..

Belki bu aralar neden sessiz olduğumu merak eden birileri vardır, farklı yorumlanabilir sadece patlama yaşamamak için artçı sarsıntılarımı dizginlemeye çalışıyorum.. Bilgilerinize..

Neyse asıl konumuza gelelim,değil mi...Bakın ben bu öğlen kendimi mutlu edecek ne buldum:)
Aslında onlar beni buldu desem daha doğru olacak..



Normalin üstünde sıcak geçen bu güzel şubat gününün keyfini bir biz çıkaracak değiliz ya.
Cıvıldayan minicik kuşlar resimleri çekilirken nasıl da sustular..Ben çekmeyi bırakıp yola koyulunca tekrar ötmeye başladılar:)
Çok merak ettim hep bi ağızdan ötüşüp dururken hangisi hangisine ne söylemeye çalışıyor,toplu dedikodu filan mı kii:) belki de ateşli bir tartışma yaşanıyordu :P:P

Arkadaki evin rengi en büyük sebep olsa da miniklerin rengi kurumuş dallarla da oldukça uyumlu olduğundan fotoğrafta seçilmeleri biraz zor oldu:)

E o zaman bu ağaçta kaç kuş var, bu da günün dikkat sorusu olsun:P

Hoşçakalın:)


14 yorum:

  1. sayabildiğim 12-13 kuş var tatlım :) ayrıca bu yazında sana sonuna kadar katılıyorum.. mutsuzluk da mutlulukta paylaşıldıkça artar..tercih bize kalmış :)

    YanıtlaSil
  2. Konu cici; üslup akıcı; okurlar şanslı, bekleriz devamını; bu arada bulamadım serçe sayısını...)

    YanıtlaSil
  3. teşekkürler canlarım:) ama bidakine adınız yazın ya da hemen bir google hesabı alın:P

    YanıtlaSil
  4. Kuşları saymadım , sayamadım ama reesim güzel, seslerini her ne kadar duyamasak ta:))Bloguna üyelik sekmesini göremedim ama ben:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. cnmm iki güzide arkadaşım takip ediyor:) sanırım var biyerlerde ama ben de acemiyim,takipçilerime :P sorayım onlar nerden eklemiş...sana dönücem:)

      Sil
    2. senin için izleyiciler butonu ekledim..seni bekliyorum:P

      Sil
  5. Gözüm bozuk benim 5 numara sayamadım valla kuşları hahah :) ama mutsuzluk,bunalım,buhran dedin mi işte son zamanlarda o benim işim :P Valla haklısın bulaşıcı bu durumlar sürekli arabesk müzik dinleyen bir arkadaşıma ( ki severim bende ) cinnet geçirip yeter içimi çürüttün diye çemkirmişliğim vardır ama bazende otomatik neşe gibi otomatik bunalum giriyor insanın içine valla kötü oluyosun engelleyemiyorsun sen içini ferah tut ne yaparsan yap gelen geliyor giden gidiyor :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :):) valla saklanmakta çok ustalar resimden ben de sayamadım ama canlı olarak sayıları epey vardı:)öyle cnm bazen mümkün olmayabiliyor..

      Sil
  6. ben senin aksini düşünüyorum canım, zira ben içimdekileri anlattıkça yazdıkça -olumlu, olumsuz- zehrimi akıttığıma inanıyorum o yüzden de konuşmaktan çekinmem hiçbir şeyi... ama tabi yapı meselesi... kuşları da hiçbir kuvvet bana saydıramaz :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bebeğimmm zaten ben genel anlamdaki mutsuzluklarımızdan bahsediyorum,taşıyabileceğimiz kendi başımıza atlatabileceğimiz..bazen çok hassas durumlar yaşanabiliyor bu durumda sevdiklerimizden destek almamız lazım kesinlikle deşarj olamk lazım, mesela sevgilisiyle sürekli tartışan ya da hayatından hiç memnun olmayan,en küçük şeye takan birinin, etrafındakileri her gün aynı sorunlarla bıktırdığını bir türlü de sorununu çözemediğini düşün..Sen güçlü bi kızsın, bunu gördük,yaşadık:);)kuşlar seni yesin:)

      Sil
  7. yedi tane kuş saydım:))
    katılıyorum taşıyabileceğimiz kadarını içimizde barındırma kısmına. çünkü anlattıkça bulaşıcı hastalık gibi yayılıyor da yayılıyor. ama taşıyamadıklarımız için çevremizdeki dostlar, arkadaşlar, aileler vs. uygun olarlarla paylaşmak güzeldir:)
    siz de içinizi ferah tutun. yeni keşfettim blogunuzu. uğrarım ara ara:))
    sevgiyle kalın

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aslında daha çok ama dediğim gibi fotoğraftan çok anlaşılmıyor e tabi telefonun kamerası olunca:) çok sevindim keşfinize:)ben de 2013de başladım daha yeni yani:) umarım uzun bi yolculuk olur ne diyelim hayırlısı:)
      hoşça kalın..

      Sil